Optik Koherens Tomografi

Doğan Sağlık Grubu Göz Hastalıkları Bölümünden Uz. Dr. İbrahim Uyguner OCT cihazının göz hastalıklarının teşhisindeki rolünü anlattı.

OCT; gözün özellikle retina adı verilen arka katmanının ayrıca kornea iris gibi ön kısımlarının göze değmeden, hiç bir zarar vermeden bir kaç saniyede detaylı bir şekilde görüntüleme tekniğidir.

Ultrasonografi çekilme esnasında ses dalgası gönderilirken oct’de laser kaynağında ışık gönderilir, dokulardan gelen farklı cevaplar kaydedilip işlenerek doku hakkında çok detaylı tomografik veriler elde edilir.

OCT’nin avantajı bir kaç saniyede hiç bir zarar oluşturmadan detaylı görüntüler elde edilebilmesidir. Özellikle retinanın ortasındaki makula bölümünde sarı nokta diye bilinen bölgenin hastalıklarının teşhis ve tedavisinde çok önemli bir tanı yöntemidir. Retinanın ve choroid tabakasının infiltrasyonu, pigmentasyonu, kanamaları, yeni damar oluşumlarında, retina içi sıvı birikimlerinde, retina dekolmanında, kistoit makula ödeminde, makula deliklerinde, epiretinal membranlarda, vitreo makular traksiyon sendromunda, ayrıca retina katmanlarında incelmeye yolaçan retinitis pigmentosa ve stargart hastalıklarında önemi çok büyüktür,

Ayrıca oct vasıtasıyla retina kalınlık ölçümü yapılabilmekte özellikle diabetik hastaların ve ameliyat sonrası makula ödeminin takip edilmesinde çok yardımcı olmaktadır.

Retina hastalıkları dışında optik sinir başındaki sinir liflerinin kalınlık ölçümleri ile glokom hastalığının tanısının konmasında ve hastalığın uzun süreli takibinde çok yardımcı olmaktadır.

Göz tansiyonu regule olmasına rağmen görme sinirinin başında liflerde incelmenin devam etmesi hastalığın ilerlediğinin işareti olarak kabul edilip farklı tedavi yöntemleri düşünülebilmektedir.

Esasında oct ile kornea ve iris dolayısıyla ön kamara açısının da değerlendirilmesi mümkün olabilmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir